San Diego sadece California’nın değil, Amerika’nın da parlayan şehirlerinden biri. Nitekim San Diego için “America’s Finest City” (Amerika’nın en güzel şehri) nitelemesini kullanıyorlar. Biz de sizler için San Diego Gezi Rehberi ni hazırladık.
Konaklama
Şayet ki zamanınız varsa şehrin ve plajlarının tadını çıkararak gezmek için 3-4 gün kalabilirsiniz. Ama buna zamanınız yoksa ve aslında Los Angeles çevresindeyseniz günü birlik bir tur yaparak da şehrin başlıca turistik noktalarını hızlıca görebilirsiniz.
Konaklama için Tonton ve özellikle Gas Lamp Quarter’ı tercih edebilirsiniz. Bu bölgede konaklarsanız gezme tozma dışında yeme içme, vakit geçirme gibi aktiviteleriniz için aracınızı kullanmak zorunda kalmazsınız. USA Hostels – Downtown uygun fiyatlı ve beğenilen bir otel.
Ulaşım
San Diego’ya gitmek için Havaalanını ya da karayolunu kullanacaksınız.
Havaalanı şehrin tam göbeğinde olduğundan oldukça rahat. Çıkar çıkmaz şehre giden otobüslerden birini ya da taksiyi kullanabilirsiniz. Yine de Amerika’da arabanız olmadan gezmek ve ulaşım oldukça sıkıntılı bu nedenle hemen bir araç kiralamanızı öneririz. Aracınızı Havaalanında bulunan kiralama şirketlerinden kiralayabilirsiniz.
Karayolundan ise Meksika’dan gelecekseniz, burada yazdığımız rotayı tam tersinden takip edin. Amerika içinden Los Angeles’tan da gelseniz, Arizona’dan da gelseniz, burada yazdığımız rotayı adım adım takip etmeniz size oldukça zaman kazandıracaktır.

Gezilecek Yerler
San Diego’ya Los Angeles’tan gelecekseniz ve San Diego’da konaklayacaksanız, Yol üzerinde Sen Clemente’ye ve La Jolla’ya uğrayabilirsiniz.
Sea World San Diego
Sabah 10:00 Akşam 10:00 arası açıktır.
Burayı rotamıza eklemedik çünkü burası için en az yarım gün, mümkünse bir gününüzü ayırabilirsiniz, aktivitelere katılabilirsiniz, Balina, Deniz aslanı, Yunus şovlarını izleyebilir, akvaryumları ziyaret edebilirsiniz. Biletinizi buraya tıklayarak önceden alabilirsiniz. Hatta Disney ve Legoland planlarınız varsa kombine bilet alıp 100 dolara yakın tasarruf edebilirsiniz. Ya da konaklama dahil paketlerden birini seçebileceğiniz gibi kendi paketinizi de oluşturabilirsiniz.
Gitmeden önce planlamanızı iyi bir şekilde yapmanız gerekmekte yoksa, hadi balina şov izleyelim dediğinizde geç kalabilir ya da çoktan kaçırmış olabilirsiniz. Planlama için buraya tıklayınız.
Eğer ben auta park da isterim derseniz o zaman Sea World’e yarım saat uzaklıkta olan Aquatica Water Park’ı da ziyaret edebilirsiniz.

Old Town

San Diego California bölgesinde Avrupa’dan gelenlerin ilk yerleştiği bölge olarak da bir üne sahip. O yüzden California’nın doğum yeri olarak anılıyor. Old Town da bu dönemlerden kalan küçük bir kasabanın restore edilerek acık hava müzesine dönüştürülmüş hali. Ama Amerika’nın hiçbir yerinde öyle Anadolu gibi bir tarih birikimi beklenmeyin. Eski şehir dediği 1769 da ilk yerleşimi yapılmış bir kasaba aslında. Ama Meksika / Western filmlerindeki atmosferi görmek ve biraz da turistik bir hava almak için mutlaka uğramanızı öneririz. Sonuçta yaptıkları işin hakkını veriyorlar. İçerideki eski binalar ya ücretsiz müzelere ya da restoran ve mağazalara dönüştürülmüş. Giriş ücretsiz. Çevresindeki sokaklar ücretsiz park yeri. Ama çok kalabalıksa yakınlarda 5 dolara otopark opsiyonları da mevcut. 1-2 saatte gezebilirsiniz.

Küçük bir Not: El Agave Restoranında 2000 çeşit tekila bulabilirsiniz. Meksika mutfağı içinde Casa Guadalajarayi önerebilirim.
Balboa Park
Size Avrupa‘da hissettiren kanımca San Diego’nun en keyifli yerlerinden birisi. Sadece bir park değil, aslında sanat merkezi. Müze ve sanattan hoşlanıyorsanız buraya en az bir gün ayırmanızı tavsiye ederiz. Ayrıca parkın doğu girişinden girince; Spanish Art Village’a de rengârenk atmosferiyle ve etkinlikleriyle görmeye değer. Sevenler, bisiklet kiralayarak parkta gezebilir, bu size zaman kazandırır.

Parkın girişlerinde ücretsiz park yerleri bulabilirsiniz. Parkın orta yerinde Morto Meydanında soluklanıp bir şeyler içebilirsiniz.
Embarcadero Heykelleri

San Diego’nun merkezdeki kıyı sahilindeki bölgenin içinde yer alan Unconditional surrender (kayıtsız şartsız teslimiyet) ve Bob heykelleri; II. Dünya Savaşından dönen bir askerin sevgilisini tutkuyla öptüğü bu heykel San Diego’nun simgelerinden birisi. Aslında Senar Johson tarafından yapılan bu dev bronz heykel, New York Times Meydanında 1945’te çekilen İkinci Dünya Savaşının bitişinin simgesi haline gelmiş bir fotoğrafı resmetmekte. Sevgilinizle giderseniz önünde ayni pozu vermek bir klasik:)
Bu heykelin hemen yanında denize yakın kısımda da benzer şekilde İkinci Dünya Savaşında kahramanlık gösteren ABD askerleri anısına Bob heykelini görebilirsiniz.
USS Midway Müzesi
ABD ve Japonya arasındaki Midway savaşından adını alan bu savaş gemisi müzesi, ilgisini çekenler için güzel bir durak. ABD’de epey popüler müzelerden birisi olduğunu belirtmekte fayda var. Buradan sonra hemen yakındaki Seaport Village denilen yerde konaklayıp biraz atıştırıp iki soluklanmak da mümkün.
Gas Lamp Quarter

San Diego Kongre Merkezinin hemen yanında bulunan bu bölge, San Diego’nun aslında 150 yıllık eski şehrinin modern yüzüyle birleştiği bir muhit. Restoran ve barlarıyla ünlü. Buradaki binalar Viktorya stilinde yapılmış ve sokak lambaları dolayısıyla bu ismi almış. Buradaki ilk bina 1850 yılında inşa edilmiş. Mahallenin girişinde sizi “San Diego’nun Tarihi Kalbi Gaslamp” yazılı bir sokak kapısı karşılayacaktır. Sonrası iki taraflı restoran ve barlar sokağı. Sokaklarda public parking bulmak mümkündür.
Coronado

San Diego’yla Coronado Adasını bağlayan geniş kavisli acısıyla unlu mavi Coronado Köprüsü’nden geçerek buraya ulaşabilirsiniz. Coronado’yu tarif etmek için; huzurlu, butik, şık ve düzenli diyebiliriz. Ünlü Coronado Otelinin önündeki sahili tamamen kum ve keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz. Park biraz problemli. Adanın büyük bir bölümü orduya ait.
Little Italy
Amerika’da birçok şehirde Little Italy vardır, fakat belkide restoran bar çısından en zengini San Diego’dadır. Her zaman kalabalıktır. Pizza çektiyse canınız; Filippi’s Grotto tek adres.
Plajlar


En az Los Angeles kadar plajlarıyla ünlü bir şehir San Diego. Pasifik Plajı, Okyanus plajı, Coronado Plajı, La Jolla, Imperial Plajı bunlardan en bilinenleri. Özellikle La Jolla plajına gidip güzel manzaranın, plajın ve doğal koruma altında olan çevrenin tadı çıkarılmalı. La Jolla koyunda emin olun deniz aslanları ve sincaplarla dolu bir gün sizi bekliyor. Mevsimine denk gelirseniz balina gözetleme noktasından, Baja Califiorniya’dan göç eden balinaları görebilirsiniz.

Ayrıca kayalardan inmeyi göze alırsanız San Diego’daki çıplaklar plajı olarak da bilinen Black plajını ziyaret edebilirsiniz.

Mission Beach de bir başka alternatif plaj.

Old Man Surfing Area
Gerçek sörfçüleri görmek istiyorsanız kesinlikle rotanız burası. Ayrıca atmosferi ve günesin batisi da bir harika. Yanınızda içecek ve yiyecek bir şeyler götürmenizi tavsiye ederim. Yoksa barbekü yapan hippi sörfçülere imrenip durabilirsiniz. Bölgeye giriş 10 Dolar.

Not: Bir günden fazla vaktiniz varsa, mutlaka bölgenin en büyük hayvanat bahçesi olan San Diego ZMO’yu ihmal etmeyin.
Yeme İçme
Meksika, İtalya, Deniz Mahsülleri ve Steak konusunda damağınızı memnun edecek bir çok alternatif var.
Meksika yemekleri için adresiniz; Old Town. Gas Lamp Qurter’da Balıklı Taco’yu Tin Fish‘te deneyin.
Italyan Mutfağının tabiki adresi Little Italy. Restoran olarak da Filippi’s Grotto.
Büyük yengeçler de bir başka seçenek. Seaport Village ‘da Fish Market denenebilir. Ayrıca Little Italy’nin kuzeyinde Ironside Fish & Oyster da bir seçenek.
Bölge kendi biralarıyla da ünlü; Ballast Point Sculpin, Modern Times Monsters’ Park, AleSmith Speedway stout biralarını deneyebilirsiniz.
La Jolla ‘da ise Bobboi Natural Gelato‘da dondurma yemenizi tavsiye ederiz.