Gazi Mağusa

Gazi Mağusa’nın önceki bilinen ismi Famagusta’dır. Özellikle Kapalı Maraş bölgesi; Famous Ghost Town yani Ünlü Hayalet Şehir olarak bilinir. Aslında bu lakap, yerel halkın anlatımıyla, zamanla değişikliğe uğramıştır. Öyleki Mağusa’da kale içindeki rüzgarlardan dolayı duyulan sesler, hayalet sesleri olarak yorumlanmış, bir de üzerine Başsız Süvari Canbulat efsanesi, başsız antik heykeller ve Meryem Ana silüeti gibi mistik hikayelerle ünvanı Ünlü Hayaletler Şehrine dönüşmüştür.

Şehrin tarihi M.Ö. 11. yüzyıla kadar dayanır. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, stratejik önemi nedeni ile de bir çok savaşa tanıklık etmiştir. Bu nedenle kültürel ve tarihi olarak oldukça zengindir.

Akdeniz’de Kudüse giden yolda bir durak olması ise, dini açıdan da önem kazanmasını sağlamış, bölgede birçok mabet yapılmış ve hacı yollarından biri olmuştur.

Ulaşım: Pegasus ve THY’nin Kıbrısa Ercan Havaalanına her gün seferleri var. Havaalanından ise taksi ile ya da KIBHAS Otobüsleri ile Mağusa’ya ulaşabilirsiniz. KIBHAS için rezervasyon yapmanızı öneririm, ayrıca Havaalanından Taksi tutmak yerine Mağusa’dan taksi çağırmak daha uygun olabilir. Bununla birlikte araç kiralama seçeneğini de değerlendirebilirsiniz.

Konaklama: Otel seçeneklerini değerlendirirken tatil amacınızı belirlemenizde fayda var. Şehir içinde daha çok vakit geçirecekseniz, şehir dışında kalıp her gün taksiye para vermenize gerek yok, fakat şehir içinde 1-2 tane güzel plaj olduğunu da unutmayın. Şehrin 15 dk. dışında bulunan Salamis Oteli ve şehir içinde bulunan Palm Beach Oteli değerlendirebilirsiniz.

Trafik: Unutmayın ki Kıbrıs’da trafik, Türkiye’nin tersine, sol şeritten akar. Trafik kuralları genel olarak aynıdır, fakat aklınızda bulunmasında fayda var, kavşaklarda çembere ilk girenin tali yoldan bile çıksa yol önceliği vardır. Kıbrıs polisi sık sık el radarları ve yol üzerinde bulunan radarlarla hız kontrolü yapar. Kıbrıs insanı medeni, sıcak kanlı ve saygılıdır, trafikte kolay kolay sorun çıkmaz, sorun olursa da olayı büyütmez, üzerinde durmazlar.

Yeme-İçme: Hiç yabancılık çekmeyeceğiniz bir Türk mutfağı sizi bekliyor olacak; kebapçılar, ev yemekleri yapanlar, pizza, fastfood vs.. Bunlar dışında Mağusa’ya yarım saat mesafede olan Boğaz’da balık keyiflidir. Burada Kıyı Restaurant yıllardır hiç üzmemiştir. Ayrıca Kıbrısın ünlü şeftali kebabını deneyebilirsiniz, bir de barlarda gazlı alkollü içecekleri denemenizi tavsiye ederim. (bacardi breezer)

Alışveriş: Kale içinde hediyelik eşya dükkanları bulabilirsiniz. Fakat dükkanların açılış ve kapanış saatleri genellikle katidir. Kepengi indirmeye başlamış esnafların çoğu “dükkanı satın alacağım” deseniz dahi kepengleri tekrar açmaz.

Görülecek Yerler: Her zamanki gibi işinizi kolaylaştıracak şekilde sıralanmış bir gezi turu önerimiz olacak. Bu şekilde hem daha efektif hem de daha çok yer görerek Mağusa’yı gezebilirsiniz.

Mağusa’yı 3 bölgeye ayırmakta fayda var;

  1. Kale içi
  2. Laguna (yerel halk bu şekilde bilir) Tarafı ve Maraş

Kale İçi Gezilecek Yerler

harita
Othello Kalesine Cafer Paşa Caddesinden geçiş olabilir. Lütfen kontrol edin.

Kale İçi’nin (Sur İçi) biri üniversite tarafından, biri köprü üzerinden (Kara Kapısı – Ravelin), biri de Laguna tarafından (Deniz Kapısı – Porta Del Mare) olmak üzere 3 girişi bulunmaktadır. Ben köprü girişinden itibaren anlatacağım. Araba ile gelirseniz, kaleye girince sağ ya da sol tarafa park edip yürüyerek tüm kale içini rahatça gezebilirsiniz.

Şehrin surları Lüzinyanlar tarafından inşa edilmiş, Venedikliler tarafından genişletilip güçlendirilmiş, Osmanlılar tarafından ise restore edilmiştir. Bu sebepten katmanlar halinde mimari kültürü surlar üzerinde görmeniz mümkündür. Ayrıca ek bir bilgi; eskiden sur dışındaki kanalların içi sularla doluymuş.

Kale içinde bir çok tarihi kalıntı ve eser bulunmaktadır. Bir gününüzü buraya ayırmanızda fayda var. Yürüyerek keyifli bir gezinti ile tüm kale içini gezebilirsiniz. Ayrıca bir çok kafe ve pastahane de size dinlenmeniz için fırsat verir. Sıcaklara dikkat etmenizi öneririz.

Köprüden girdiğinizde tam karşıda yayalara kapalı olan yol, İstiklal Caddesi’dir. Bu sokakta hediyelik eşya bulabilir ve alışveriş yapabilirsiniz. Bu yolun sol tarafından devam ettiğiniz takdirde sizi Venedik Sarayı kalıntılarına götürecektir.

Venedik Sarayı Kalıntıları: Luzinyanlar tarafından 13. yüzyılda yapılmıştır, daha sonra Venedikliler tarafından restore edilmiştir. Girişinde 3 kemerli bir kapı bulunmaktadır. Bu kapının kenarlarındaki sütunlar ise Salamis’ten getirilmiştir. Ortadaki kemerin üstünde duran arma ise 15. yüzyılda da Kıbrısın yöneticisi olan Yüzbaşı Giovann Renier’in armasıdır.

Bu sütunların hemen yanında Osmanlı zamanında kesme taştan inşa edilen iki katlı bir zindan bulunmaktadır. Bu zindanda 1873 -1876 yılları arasında Ünlü Türk Şair ve Oyun Yazarı Namık Kemal tutulmuştur. Zindan, müze haline getirilmiş ve ziyarete de açıktır. Zindanda Namık Kemal’in yatağının hemen üstünde, yine kendisinin o dönemde yazdığı şu dörtlük bulunmaktadır; (Türkçe anlamı ile birlikte)

Zalim olsa ne rütbe bi perva (Zalim ne kadar pervasız olursa olsun)

Yine bünyad-ı zulmü (Zulmün binasını) biz yıkarız

Merkez-i hâke (Yerin, dünyanın merkezine) atsalar da bizi

Küre-i arzı (Yer küresini) patlatır çıkarız

Müzede ayrıca Namık Kemal’in fotoğrafı, eserlerinden bazıları, kendi el yazısı v.b. bulunmaktadır.

venedik_sarayi

Lala Mustafa Paşa Camii: Venedik Sarayı kalıntılarından açılan meydanın adı, Namık Kemal Meydanı’dır. Bu meydanda Kıbrısın en büyük iki camiinden biri olan Lala Mustafa Paşa Camii bulunmaktadır. Yapı 13. yüzyılda Saint Nikolas Katedrali olarak inşaa edilmiştir. Ardından 16. yüzyılda Osmanlı Devleti tarafından camiye çevrilmiş ve Kıbrıs Fatihi olarak bilinen Lala Mustafa Paşa’nın adı verilmiştir.

Not: Caminin hemen önünde, karşıdan bakınca sol tarafta bulunan Cümbez Ağacı (incir ağacı olarak da bilinir) ise 2016 yılı itibari ile tam 704 yaşındadır.

Lala Mustafa Paşa Camii
Lala Mustafa Paşa Camii

St. George Rum Kilisesi: Lala Mustafa Paşa Cami’ne karşıdan bakınca sağ taraftaki yoldan 100 metre kadar gittiğinizda kilisenin kalıntılarına ulaşabilirsiniz. Bu kilisenin özelliği, yazımızın başında da anlattığım Meryem Ana ve kucağında Hz. İsa silüetini barındırması. Özellikle dolunay zamanında ve doğru yerde dolunayı yakaladığınızda kalıntıların en yüksek kısmı bu silüeti oluşturmakta. (Diğer zamanlarda da dikkatli baktığınızda görüntüyü oluşturmanız mümkün.) Yine 13. yüzyılda Luzinyanlar tarafından inşa edilmiş olan bu katedral, zamanında doğuda bulunan en ihtişamlı Ortodoks yapılarından biriymiş.

magusa_surici_ortodoks_st_george_katedrali_h1239

Templar ve Hospitalier Kilisesi: Görsel açıdan sizi çok da tatmin etmeyeceğine inandığım bir kalıntı olsa da, adından da anlaşılacağı gibi Tapınak şövalyeleri tarafından kullanılmış bir kilisedir. Yıllar içinde, kilise, mescit, mason locası, kütüphane ve dernekler için toplantı merkezi olarak kullanılmıştır. Tapınakçıların bir dönem Kıbrıs’ı yönetim üssü olarak kullandığı bilinmektedir. Akka’nın fethedilmesinden sonra Kıbrıs’ı satın alıp buraya yerleşen tapınakçılar bir süre burada bulunmuşlardır. İlgisini çekenler ziyaret edebilir.

St. George Kilisesi: Yine Luzinyanlar tarafından inşaa edilmiş bir kilise. Paris’deki St. Chapelle kilisesinin neredeyse birebir benzeri olan bu yapı surlardan daha önce inşaa edilmiştir.

george

Othello Kalesi (Kulesi):  Luzinyanlar tarafından 14. yüzyılda liman tarafına, liman kısmını korumak için inşaa edilmiştir. Venedikliler tarafından ise şekil verilmiştir. Kale (kule) ününü Shakespeare‘in ünlü eseri Othello’dan ve Leonardo da Vinci’nin Kıbrıs’da bu kale ile ilgili savunma önerilerinden almaktadır. Ayrıca önündeki surların derinliği nedeni ile bir dönem Geçilmez Kale olarak da adlandırılmıştır. Günümüzde müze olarak hizmet verip ayrıca butik konserlere de ev sahipliği yapmaktadır.

othello

Canbulat Müzesi ve Türbesi: Yazımızın başında belirttiğim efsane bu müzenin içinde yazıya dökülmüş halde görülebilir. Kısaca; Kilis Sancaktarı Canbulat Bey kalenin fethi sırasında Venediklilerin Osmanlıları engellemek için kale girişine yerleştirdikleri keskin bıçaklı bir çarkın içine atını sürer ve burada kafası kesilir, fakat kafasını koltuk altına alarak atına tekrar binen Canbulat Bey’i gören askerler yüreklenerek çarkı tarumar edip kaleye girmeyi başarırlar. Daha sonraları bazı geceler, başsız süvari Canbulat Bey’i gördüğünü iddia edeneler olur, bu nedenle Mağusa’nın ünlü hayaletlerinden biridir.

canbulat

Müzede ayrıca Osmanlı’nın fetih sırasında kullandığı silahlar araç ve gereçler de sergilenmektedir.


Laguna Tarafı ve Maraş

Palm Beach'ten görülen ve Teredilmiş bir Maraş Binası
Palm Beach’ten görülen ve terkedilmiş bir Maraş Binası

Laguna tarafında görülecek pek birşey bulunmamaktadır, fakat vakit geçirmek için görülebilir. Yol üzerinde ilk olarak; Orduya ait güzel bir ada ve ada üzerinde komutanında ikamet ettiği bir ev bulunmaktadır, yolun sonunda ise Palm Beach Plajı bulunur. Plaj temiz ve denizi güzeldir. Kapalı Maraş bölgesinin hemen yanında olduğundan plajda güneşlenirken Kapalı Maraş binalarını ve üzerlerindeki top, mermi gibi izleri görebilirsiniz.

palm-beach-manzara
Palm Beach Plajı ve Kapalı Maraş Manzarası

Maraş bölgesi Birleşmiş Milletler ve Türk askeri kontrolünde olup, bölgeye girişler yasaktır. Ordu personelleri veyakınları, bölge içersinde bir alanda bulunan Ordu Evi’ne giriş yapabilir ve giriş/çıkış esnasında yolda giderken Kapalı Maraş’ı izleyebilir. Ayrıca yine Ordu Evi’nin plajı da Ordu personelleri ve yakınları tarafından kullanılabilir. Şu an halen açık mı bilmiyorum, fakat Derinya isimli plaj yine Maraş bölgesinde ve en denizin en temiz olduğu yerlerden biri diyebilirim. Fakat dikkatli olmanızda fayda var, plajın arka tarafı atış talimi yapılan bir yer olduğundan bazen denize kurşunlar kafanızın üstünden geçerek sekebiliyor.

derinya
Derinya Plajı – arka taraftaki x şeklinde demirler sınırları belirlemek için

Dediğim gibi Maraş’a girmek yasaktır, fakat çevresinden bölgeyi görebileceğiniz birçok yer mevcuttur. Taksiciler genelde bu noktaları iyi bilirler, Maraş’ın Mağusa tarafında kalan ve kullanılmakta olan bölgesinde, tellerin ardından Maraşı görebilirsiniz. Ayrıca Palm Beach en güzel noktalardan biridir.

Çağlar Yavaşoğlu
Çağlar Yavaşoğluhttp://caglaryavasoglu.com
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir, Amatör fotoğrafçı ve gezgin, Amatör Marangoz

1 YORUM

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Tarih:

İlginizi Çekebilir
Related